İnsanlığın düşünsel ve estetik mirasını bünyesinde eriten ve sentezleyerek geleceğe taşıyan İslam coğrafyası, güçlü mimari yapıları, gelişmiş geometrik desenleri, rafine sanat yorumları ortaya çıkarmış ve bütüncül güzellik anlayışıyla dünyayı etkilemiştir.
ALTIN ORAN
Altın oran, matematik ve sanatta, bir bütünün parçaları arasında gözlemlenen, uyum açısından en estetik oranı verdiği düşünülen sayısal bir değerdir. Fibonacci, tacir olan babasıyla katıldığı Kuzey Afrika yolculuklarında Hint-Arap rakamları ile tanışmış, ardından “Liber Abaci” isimli eseri ile bu sayıları Avrupa’ya taşımış matematikçidir. Altın oran sabiti Fi (Ø) sembolü ile anılmaktadır. Bir yapının ya da sanat eserinin altın orana yakınlığı, onun aynı zamanda estetik güzelliğinin bir ölçüsü olarak kabul görmüştür.
KUBBE, VENÜS VE MATEMATİK
Sergilenen eser Ömer Hayyam’ın matematiksel olarak modellediği İsfahan Camii kuzey kubbesinden ilhamla tasarlanmıştır. Kubbe içindeki desen Venüs gezegeninin Dünya’dan gözlemlendiğinde izlemiş olduğu yolu göstermektedir. Venüs, 8 yıllık bir periyot ile aynı tarihte gökyüzünde aynı yere geri döner. Bu durum antik medeniyetlerin büyük ilgisini çekmiştir. Günümüzde de Venüs’ün Dansı olarak bilinir.
İSLAM GELENEĞİNDE GEOMETRİ
Matematiğin bir alt dalı olan geometri, birçok alanın yanı sıra, mimarideki süslemelerde de karşımıza çıkar. Geometrik sanat, farklı desenlerden ve girift bezemelerden oluşur. Mimari tasarımda geometriyi üç boyutlu olarak deneyimleriz. Müslüman sanatçıların mimari tasarımlarda içkin bir şekilde kullandıkları geometrik sanat, gündelik hayatta çok kullandığımız geometrik şekillerin katı kurallarla birleştirilmesinden meydana gelir.